Hamileligim- Amerika'da gecirilen 5 aylik 2. kisim. Turkiye seyahatine kadar

Bu kisim hamileligimin en saglikli ancak bir o kadar da pimpirikli donemiydi. Bizim kendi sagliksizligimizdan midir, cocuk isteyip de nasip olmayan tanidiklarimdan midir bilmiyorum, ilk 6 ay hep korktum. Ha bir sey oldu ha olacak diye tetikteydim. Ortada hicbir sebep yoktu ama ben ne kimseye hamile oldugumu soyledim ne de annemle bile bebege dair bir muhabbete girdim. Sanki olumlu birsey konusursam kotu birsey olacak gibi hissettim. Hic bir hazirlik yapmadim, bebise de tek cop almadim. Ancaaaakkkk.... Benim butun pimpiriklerime ragmen bebis hala karnimdaydi ve buyumeye devam ediyordu, dolayisiyla ben yapmam gereken her seyi yaptim. Belgeseller izledim, kitaplar okudum. Tibbi makaleler indirdim. Hamilelikle ilgili kuaktan dolma bilgileri bi kenara birakip hayatimda ilk defa birseyi dibine kadar onemsedim ve yapmamam gerektigini dusundugum hicbir seyi yapmadim. Bunlardan bazilarini yazayim mesela. Ne derece dogru bilmiyorum ama;

~Tibbi  bir arastirmaya gore hamileliginde agri kesici kullanan annelerin bebeklerinin kolik olma olasiligi daha yuksekmis. Bu sebeple agridan kafami duvarlara vurmak istedigim anlarda bile agri kesici almadim. Buna izin verilenler de dahil.

~Senin sagligin icin iyi olmayan bebis icin de iyi degildir. Dolayisiyla uc beyazdan olabildigince kacindim. 

~Kafein iceren birsey kullanmadim. Cok nadir esimin ictigi koladan aldigim bir iki yudum aldim. :)

~Ibs diye bir illet var bende, kronik kabizim. Hamilelikte besinler barsaklardan daha iyi emilebilsin diye sindirim yavasliyormus. E dolayisiyla benim yarim yamalak calisan barsaklar iyice kendinden gecti. Siskinligim artti. Acaip rahatsiz hissettim. Corba ve salata ile beslenmeye basladim. Hamile kadin bunla doyar mi canim demeyin. Corbadan kastim icinde rondodan gecirilmis patates, sogan, mercimek, brokoli falan olan bi corba. Ondan da bi kazan falan iciyordum. Salatadan kastim da inanmayacaksiniz ama gunlerrrrce yedigim ama bikmadigim ispanakli, cilekli, keci peynirli ve evet yanlis duymadiniz balli salatam... Hem besin degeri yuksek hem super lezzetli hem de sindirimi kolay. :) 6. Aya girene kadar genel olarak bu bahsettigim gidalar ve haslanmis sebze uzerine yogurt ya da zeytinyagi, sarimsak limon karisimimi tukettim ;)...

~Yuruyus maalesef yapmadim. Yurudukce karnimdaki baglar gerilip rahatsiz etti beni. Ama siz beni bosverin. Yuruyun. Hele de hamilelikte. 

~Ilk zamanlar yoga ve pilates yapiyordum sonra usendim :) Amaan kilo da almiyorum ne gerek var gibi sacma bi dusunce icine girdim. Bu da yanlis... Dogumu kolaylastiriyormus bi kere... 

~Egzersiz yapmadim evet ama bir saniye de yerimde durmadim. Ordan oraya fildir fildir gezdim. Pikniklere, gunlere gittim. Kis oldugu icin genel olarak kapali ortamlardaydim ama yine de guzeldi.

Ilk 6 ay toplamda 4 kg aldim sanirim. Dolayisiyla burda kimse hamile oldugumu anlamadi soledigim birkac arkadas disinda. Amerika'da bebegin cinsiyeti 20. Hafta ultrasonunda soyleniyor. 20. Haftaya kadar sabirrrlaaa bekliyorsunuz. Gerci burda sabretmryi ta en asindan ogreniyorsunuz cunku 7. Aya kadar doktora sadece ayda bir kere gidebiliyorsunuz. Oyle utrason falan da yok. Bir adet doppler cihazi var walkie talkie gibi onla bebegin kalp atisi dinleniyor. Siz o bir ay boyunca sabretmeyi ogreniyorsunuz. Bizim bebis 17. Haftadan itibaren bana hareketlerini hissettirmeye basladi. Bu hareketler bir ay boyunca randevu beklerken akil sagliginizi korumaniza yariyor. Yoksa surekli bir endise icinde oluyorsunuz. Neyse.... 20. Haftada gittik ve bebisimizin kiz oldugunu ogrendik. Ben mutluluktan uctummm tabii. Esim icin cok farketmiyordu cinsiyet. :) Sonrasinda hmen Michael's a gidip cupcake kagitlari, yun falan aldik. Tabii her sey pembe... O gun cupcakeleri hazirladim ve ertesi gun bulustugum arkadaslarima hem hamile oldugumu hem de kiz bebek bekledigimizi mujdelemis oldum. Kizimiz cok degil ultrasonda coookkk sukur saglikli oldugunu ogrendigimiz o gunden 1 gun sonra ben yatakta uzaniyorken pit pit diye gobegimde duran elimi tekmeledi. Korkudan elimi cektim ve hemen esimi cagirdim. Normalde esler daha gec hisseder bebegi ama bizimki esimin karnima koydugu eline de pit pit vurunca emin olduk ki bu bizim minnos... O gunden sonra hizllllaa buyudu minnos ve hareketlerini daha kuvvetli hissettirmeye basladi ancak sadece uzanirken. 6. Ayin sonuna kadar boyle devam etti 6. Ayin sonunda otururken de hissetmeye basladim kendisini. Bu da ikinci kisma dair aklimda kalanlar...

Aşağıdaki resimler o dönemde takıntılı olarak tükettiğim bazı şeylere ait...

Hamileliğim- 1. Kısım, ilk 10 hafta

Hamile oldugumu ogrendigim ancak Turkiye'de stresli bir durumun tam da ortasinda bulundugum ilk kisim….
Bu kisimdan cok da fazla bahsetmek istemiyorum. Kaydadeger birkac sey var onlari anlatayim. Hamile oldugumu bilmiyordum ve hiccc beklemiyordum. Onca kosturma ve stresin icinde aklima da gelmemisti. Yorgunlugum vardi ama zaten yorgun olmamin dogal karsilanacagi bir durumdaydim. Ayrica jetlag yasiyorumdur diye dusunmustum. Bir arkadasin otururken zirt pirt tuvalete gitmemden iskillenip, hamile olabilir misin diye sormasiyla icime bir kurt dustu ama cok da ciddiye almadim. Birkac gun sonra bir de farkettim ki benim suphelenmem gereken tarihin uzerinden uc hafta gecmis. Ertesi gun yaptigim bilmem kac test pozitif cikinca hastaneye gittim. Kan tahlili yapildi. Ta taaaammm, hamileydim. Suratim oyle bi sekil almis ki doktor bana evli degil misiniz diye sordu :) Ultrasona aldi direk ve ultrasonda ilerde icinde bebek gelisecek olan minik bir kese gosterdi. Kalp atisini o gun duyamadik. Normalde millet hamile oldugunu hemen anladigi icin kalp atisini bir aya yakin bir sure bekleyebiliyor. Ben 4 gun sonra gittigimde minigin kipir kipir kalbinin atisini duyduk kardesimle. Yalniz dr bana rahim icinde Subkoryonik Kanama oldugunu ve dusuk tehlikem bulundugunu soyledi. O kadar uzuldum ki anlatamam. Tam o esnada bir de grip oldum. Doktor dinlen diyordu ama ne mumkun, her gun hastaneye gidip gelmem lazimdi annem icin ve karli soguk bir hava vardi. Bu olayla ilgili hatta diger bircok konuyla ilgili trdeki doktorlarin tavrinin ne kadar farkli oldugunu anladim, size de bahsedecegim. Neyse… O hafta icerisinde havadaki kurum kokusu, et kokusu, parfum gibi bilumum kokular basta olmak uzere hemen hemen her seyden tiksindim. Ev yemegi yiyemedim. Sadece patates kizartmasi ile beslendim. Ama o da disardan alinacak ve bol tuzlu olacakti. Super sagliksiz yani. Sonracigima, gunde birkac bardak kahveyi buyuk kupalarda icen bir insan olan ben, hamile oldugumu bilmememe ragmen ikinci haftadan itibaren kahveden tiksindim, hamileligim boyunca birakin kahve icmek, kokusuna tahammulum kalmadigi icin bir zamanlar mudavimi oldugum Starbucks vs gibi yerlerin onunden bile gecemedim. Insan vucudu kendisine faydali olmayacagini sezdigi bir seyden uzaklasmasini saglamaya calisiyor demek ki kisinin, ya da yemesi gereken biseyi de canini cektiriyor olabilir bu mantikla :). Onun haricinde acaip bir siskinlik ve bulanti vardi ama bu bulanti gercek mide bulantisi olmadigi cok rahat anlasilan beyninizin sinyaliyle size o hissi veren bi bulanti, igrennnc bi bulanti. Kusma olayini cok yasamadim cok sukur toplasan tum hamilelikte hepsi ilk 12 hafta icersinde olmakla beraber 5-6 kere falan kusmusumdur. Ancak o igrenc bulanti hissi hep vardi 12. Haftaya kadar. Turkiye'de yedigim patates kizartmalari ve stresten bir de hamileligin ilk doneminde vucut su topluyor ondan sanirim 40 gunde 3 kg kadar aldim ancak evime doner donmez verdim hepsini. Iste bu bulanti, surekli tuvalete gitme (20 dkda bir falan), yorgunluk ama oyle boyle degil (gunduz hayatta uyuyamayan ben saat 4 gibi yatip 8 gibi kalkip sonra 10 gibi tekrar uyuyabiliyordum)ya da saplantili sekilde belli bir seyi yeme (aserme) istegi disinda fiziksel bir semptom yasamadim. Zaten 10. Haftada yuvama geri donmustum.

Bu resim babamın evinde hamile olduğumu yeni öğrendiğim hafta çekildi. Ben içerde bulantımla baş etmeye çalışırken şaşkın şaşkın bu kedicik de sanki bana her şey güzel olacak biraz sabret der gibiydi. 

Pofuduk, yumuşacık poğaça tarifi.

Gün bitti...

Poğaça, mini pizza ve kurabiyeleri yaptım.... Gayet de güzel oldu.... Kaplara doldurdum, buzluğa attım. Perşembe misafirlere ikram edicem. Bu arada bu hamur makinası Allah'tan bi lütuf adeta. Öyle pahalı birşey de değil. Hamurişiyle yakından uzaktan alakası olmayan ben bile bu alet yardımıyla pastane poğaçası yaptım. Pizzaları da aynı hamuru taban olarak kullanarak yaptım dikkat edin baya kabarıyolar :) Tarifin resmini paylaşıyorum hemen....

Akşam Kahvaltısı

Tembellik Günü

Şu an kahvem makinada, ben de kanepede uzanıyorum ve 5 m yürüyüp kahvemi doldurmaya üşeniyorum. Sanırım bugün üşengeç bir gün olacak. Perşembe misafirlerim var ve benim poğaça ve minik pizzaları be hatta keki bugünden yapmam lazım.... Neyse en azından listem hazır. Kardeşimi çok özledim:( keşke yaz gelmeden de gidebilseydim.... Püff ki ne püffff....

Miss kokulu ekmek tarifi :)

Malzemeler:

1 paket maya

2 1/4 sütlü kahve fincanı ( türk kahvesi fincanı değil) ılık su

3 yemek kaşığı şeker

1 yemek kaşığı tuz

2 yemek kaşığı ayçiçek yağı

6 kahve fincanı kadar un 

Önce ılık suda mayayı eritiyoruz.  Ardından un hariç bütün malzemeleri koyup karıştırıyoruz. En son unu ekliyoruz. Tarifte önce üç fincanını ekleyip karışım kıvamlanınca geri kalan unu ekleyin diyor. Ben de öyle yaptım. Sonra 10 dk kadar makinada ya da elde yoğuruyoruz. Ardından 1.5 saat bekliyoruz. Sonra bi beş dakika daha yoğurup hamuru ikiye bölüp yağladığımız tepsilere şeklini vererek yerleştiriyor bir yarım saat daha bekletiyoruz. Ardından 375 F ( 190 C) önceden ısıtılmış fırında 30 dakika üstü kızarsna kadar pişiriyoruz. Ekmeğimizin piştiğini güzel kokusundan ve vurunca çıkardığı tok sesten anlayabiliriz. Afiyet olsunnn :) İnşallah beğenirsiniz...